İnsan Ötesi Geleceğimiz

Genetik devriminin bas döndürücü bir hizla ilerledigi günümüzde insanoglunun bu konuda karsilastigi sorunlar teknik degil, daha çok felsefîdir. Insanin kopyalanmasi gibi radikal bir noktaya gelmeden önce, insan ömrünü uzatmak ya da kalitsal hastaliklara engel olmak amaciyla baslatilan, ancak ebeveynlerin, istedikleri fiziksel özelliklerde çocuk sahibi olmalarina kadar gidebilecek sonuçlara gebe olan genetik arastirmalarin ve insan duygu ve davranislarini etkileyen ilaçlarin yaygin kullaniminin insan dogasini ne ölçüde degistirecegi hâlâ belirsizdir.Insan davranislarinin ve kisiliginin genetik olarak belirleniyor oldugu düsüncesi, yetistirme biçiminin önemini azaltir göründügünden, ulusal politikalarda, basta egitim ve saglik alanlari olmak üzere degisiklikler gerektirir mi? "Dogal Seçkinler" gerçekten varsa, bu, çesitli biçimlerde ayrimciligi mesrulastirmaya zemin olarak kullanilabilir mi? Genetik arastirmalarinin sonucunda "Insan Onuru" kavrami nasil bir sekil alacaktir?Yayimlandigi dönem büyük tartismalar yaratan Tarihin Sonu ve Son Insanin da yazari olan Fukuyama bu sorulara yanit aradigi son kitabinda, genetik arastirmalarin insanligin tarihinde belki dilin ortaya çikisiyla kiyaslanabilecek kadar büyük bir etki yaptigini belirtirken bu kadar devrimsel bir atilimin denetimsiz ilerlemesinin yaratacagi sakincalari kendi bakis açisindan ortaya koyuyor.