Medya Ne ki.. Her Şey Yalan! Kent Yoksullarının Günlük Yaşamında Medya

“Televizyon sabah erkenden açilir, gece yatana kadar açik kalir. Hiç kapanmaz. Hep bakariz iste, ne yapalim…”Dogru düzgün bir ocagin olmadigi yoksul hanelerde, televizyon mutlaka var… Baska birçok sey olmayabilir ama iyi kötü bir ceptelefonu mutlaka var. Yoksullar, medyanin kapsama alanindalar. Peki onlarin medyayla iliskilerini ne belirliyor? Gündelik hayatin çilesinden -hiç degilse hayal dünyasinda- kaçma arzusu mu? Hayati, dünyayi, kendi durumunu anlamlandirma arayisi mi?Yoksullukla bas etme stratejileri mi? Yoksullar medyayi nasil görüyor, medyanin aynasinda kendilerine nasil bakiyorlar: Medyanin yoksullari sunma, onlari ‘temsil etme' biçimini nasil degerlendiriyorlar? Pasif tüketici konumunda mi saymali onlari, yoksa o kadar da “aciz” degiller mi?Hakan Ergül, Emre Gökalp ve Incilay Cangöz yoksul hanelerinde yaptiklari katilimli gözlemleri de içeren genis kapsamliçalismalarinda, bu sorularin yanitlarini ariyorlar. Baskösedeki televizyonun yani sira, gazete, cep telefonu, internet, kisacasi geleneksel ve yeni medya ile yoksullarin yasam dünyasi arasindaki iliskiyi anlamak ve tartismak için ufuk açan bir kitap. Genel olarak medyanin nasil izlendigine, nasil algilandigina, nasil anlamlandirildigina dair bakis açimizi genisletiyor.